Tuvalete Girerken Okunacak Dualar
- Enes’den (Radıyallahu Anh) sabit olmuştur ki, Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem Helaya gireceği zaman şöyle söylerdi:“Allâhümme innî eûzü bike minelhubsi ve’1-habâisi” (Allah’ım! Şeytandan ve zararlı şeylerden sana sığınırım).”(1)
- Buharı ve Müslim’in Sahihlerinden başka yerde, (yukarda geçen hadîs) şöyle rivayet edilmiştir:“Bismillâhi alîâhümme innî eûzü bike mine’Uhubsi ve’1-habâisi’.’(Bismillah, Allah’ım, Şeytandan ve zararlı şeylerden Sana sığı-nınm).”(2)
- Hazreti Ali’den (Radıyallahu Anh) bize rivayet edildiğine göre, Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:“İnsan helaya girdiği zaman, cinlerin gözleri ile insanoğullanmn avret yerleri arasında perde: BİSMİLLAH, demektir.”(3)
Bu hadîsi Tirmizî rivayet etmiştir ve demiştir ki, bunun isnadı kuvvetli değildir. Biz daha önce kitabımızın önsözünde faziletle ilgili işlerde zayıf hadîslerle amel etmenin caiz olduğunu söylemiştik
Alimlerimiz de demişlerdir ki, insan ister binalar içinde bulunsun, ister açık sahrada olsun, bu zikri yapmak müstahabdır. Yine alimlerimiz (Allah onlara rahmet etsin) demişlerdir ki, önce: “BİSMİLLAH” sonra:“‘Allâhümme innî eûzü bike mine’l-hubsi ve’1-habâisi” demek müsta-habdır.
- İbni Ömer’den (Radıyallahu Anhüma) rivayet edildiğine göre demiştir ki, Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem, helaya girerken şöyle derdi :“Alîâhümme innî eûzü bike minerricsi’nnecisi, el habîsi’l-muhbisi, eşşeytânirracîmi.”(Allah’ım, ben pisleten pislikten, zarar verenin /uranından, kovulmuş olan şeytandan Sana sığınırın).”(4)
Helada Konuşmak Ve Zikretmek Yasaktır
Bütün zikir çeşitleri ile her türlü konuşma, helada ihtiyaç giderme esnasında mekruhtur. İnsan ister binalar dahilinde, ister açıkta sahralarda bulunsun, hüküm değişmez. Ancak zaruret gereği olarak konuşulabilir. Bu hususta alimlerimizden bazısı demiştir ki, insan aksırdiğı zaman bu halde iken Allah Tealâ’ya hamd getirmez, aksırana da “Yerhamükellah” demez, selâmı almaz, ezan okuyan müezzine icabet etmez (sözlerini tekrarlamaz). Selâm veren, verdiği selâmla yetinir ve helâdakinden karşılık almaya hak kazanmaz. Burada bütün sözler tenzihen mukruhtur, haram değildir. Eğer aksırır da kalbi ile Allah Tealâ’ya hamd ederse ve dilini dep-retmezse, bunda bir sakınca yoktur. Cima halinde de insan yine böyle davranır.
- İbni Ömer’den (Radıyallahu Anhüma) rivayet edildiğine göre demiştir ki, “Peygamber Sallallahu Aleyhi ve sellem idrarını yaparken ona bir adam tesadüf etti de selâm verdi. Peygamber onun selâmına mukabele etmedi.”(5)
- Muhacir b.Kunfüz’den (Radiyallahu Anh) rivayet edildiğine göre şöyle demiştir:“Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem idrarını yaparken yanına varmış oldum da ona selâm verdim, abdest alıncaya kadar benim selâmıma mukabele etmedi. Sonra benden özür dileyerek şöyle buyurdu:O durumda Allah’ın adını anmayı hoş görmedim, ancak taharet veya temizlik halinde söylenmesini istedim, “(6)
Abdest Bozmak İçin Oturana Selam Verilmemesi
Alimlerimiz demişlerdir ki, buna selâm verilmesi mekruhtur. Eğer selâm veren olursa, cevab almaya hak kazanmaz; çünkü bu hususta îbni Ömer ve El-Muhacir’in rivayet ettikleri hadîs geçmiştir.
Kaynaklar
1)Buhârî. Müslim.
2)Tirmizî. Ebû Dâvud. Nesâî.
3)Tirmizî.
4)Ibn-i Sünnî. İbn-i Mâce.
5)Müslim. Nesâî.
6)Ebû Dâvud. Nesâî. İbn-i Mâce. Sahih isnadlarla rivayet etmişlerdir.